Doğal Sabunlarda Leke Oluşumu (Dreaded Orange Spots on Soaps)
Kişisel temizlik ürünlerinin vazgeçilmez bir ögesi olan sabunlar, yağların uygun miktarda alkali maddelerle karıştırılarak uygun ısıya maruz bırakılmasıyla gerçekleşen reaksiyon sonucu oluşurlar. Reaksiyon sırasında yağları oluşturan trigliseritler kendisini oluşturan yağ asitlerine ve gliserole parçalanmakta, yağ asitleri ise kullanılan alkaliye bağlı olarak tuza dönüşmekte, gliserol ise serbest halde kalmaktadır [1].
Kişisel temizlik ve bakımda yüksek sıklıkla kullanılan sabunların genellikle kimyasal içeriği düşük veya tamamen doğal olanları tercih edilmektedir. Ancak tamamen doğal olan sabunlarda, içeriğinde kullanılan yağların oksitlenmesini ve/veya bozulmasını engelleyecek kimyasal ajanların kullanılmaması sebebiyle bazı turuncu, sarı, siyah vs. lekelenmeler görülmektedir. Sabun üzerinde itici görünen bu lekelenmelerin sebebi, sabun içeriğinde bozulmaya başlayan yağ asitleridir.
Yenilebilir yağların oksidasyonu ana bozulma reaksiyonudur. Bunun yanı sıra mikrobiyal olarak da (küf veya mantar) bozulma gerçekleşebilir. Yağ oksidasyonunu arttıran faktörler arasında ısı, ışık, oksijen miktarı, nem (su aktivitesi), enzim, demir/bakır/nikel gibi metaller sayılabilir [2]. Dolayısıyla yağ oksidasyonunu arttıran her faktör aynı zamanda sabunda leke oluşumunu da arttırmaktadır. Bu sebeplerin yanı sıra, sabun içinde sabunlaşmadan kalan yağ yüzdesi (Superfat yüzdesi) leke oluşumunda oldukça önemlidir. Aslında bozulmaya uğrayan yağ asitleri sabunlaşma reaksiyonuna katılamayan bu yağ asitleridir. Literatürde yapılmış bir çalışmada, aynı reçetenin kullanıldığı ancak birinde % 10 diğerinde ise % 0 kostik indirimi (Lye Discount) uygulanan bir deneyde, kostik indiriminin uygulandığı sabun için lekelenme oranı çok daha yüksek tespit edilmiştir. Aynı çalışmada, sabun yapımında kullanılan yağ miktarının % 0.1’ i olacak şekilde Grapefruit Seed Extract, Vitamin C, Vitamin E, and Sodium Citrate koruyucu olarak kullanılmış ve lekelenmeleri azaltıcı etkilerinin olduğu görülmüştür. Rosemary Oleoresin Extract (ROE) and Sodium Ethylenediammine Tetraacetate (EDTA) birlikte kullanıldıklarında lekelenmenin başlayıp ilerlediği indüksiyon zamanı olabilecek en uzun süre olan 300 saate kadar çıkarak leke oluşumunda yavaşlama sağlanmış ve lekelenmelerdeki renk doygunluğu ise % 30’ larda kalmıştır. Koruyucuların birlikte karıştırılarak kullanılması koruyucu etkiyi arttırmaktadır. BHT ve Sodium Citrate birlikte kullanıldığında hem indüksiyon zamanı uzamış hem de lekelenmelerdeki renk doygunluğu en düşük seviyede % 10 civarında kalmıştır. Çalışmaya göre en başarılı koruyucu BHT ve Sodyum sitrat karışımıdır [3].
Peki hem doğal sabun üretip hem de leke oluşumlarını engellemek mümkün müdür?
Bazı önemli parametrelere dikkat edilir ise DOS oluşumu engellenebilir.
1) Sabunlaşmada distile su kullanılması gerekir. Musluk suyu eski boru sistemlerindeki mineralleri taşıyabilir veya suyun kendisi mineralce zengin olabilir. Bu da DOS’u arttırır. Ayrıca sabun sertleştirme işlemi paslı metal üzerinde yapılmamalıdır.
2) Sıcaklık ve nem şartlari DOS’ u etkiler. Sabun sertleşirken kuru ve iyi havalandırılan bir ortam sağlanmalıdır. Mümkünse sabun döndürülerek kurutulmalıdır. Sertleşme esnasında su kaybedilir ancak içerikteki gliserinin havadaki nemi çekme özelliği vardır. Nem miktarı DOS oluşumunu arttırır.
3) Küflü, bayat raf ömrü geçmiş koku ve renk stabilitesi bozulmuş yağlar kullanılmamalıdır. Koku vermek amacıyla kullanılan yağın cinsi oluşan lekenin rengini de etkiler. Turuncu sarı vs..
4) Lye discount=Kostik İndirim yüzdesi ve superfat yüzdesi (sabunlaşmadan sabun kalıbı içinde kalan yağ yüzdesi) önemlidir. Superfat oranı %5 ise cildi güzelleştirici yumuşatıcı etki yakalanır ancak DOS oluşma ihtimali doğar. Superfat oranı %5 i geçmemelidir. %5 veya daha fazla superfat içeren sabunlar DOS oluşma riskini arttırır. %5 veya daha fazla superfat oranı kullanılmak istenirse, superfati koruyabilecek Biberiye özü, E Vitamini, Greyfurt Tohumu Özü kullanılmalıdır.
5) Taze bitkisel ingredientler küf ve bakteri oluşumuna açıktır. Ancak Soğuk işlem sabun yapımında pH seviyesi küf gelişimine izin vermediğinden taze ingredientler (taze bitkiler, püreler vs.) bu prosesde kullanılabilir.
%100 doğal sabun üretiminde DOS’ u önlemek zor olabilir ancak müşteri talebinize uygun şekilde güvenli oranda koruyucu kimyasallar kullanılabilir ise DOS engellenebilir bir problemdir.
Kimyager & Biyolog
Betül YILDIRIM
Dem Group A.Ş.
Referanslar:
[1] Doç. Dr. Mehmet AKDOĞAN, Yağın Sabuna Dönüşmesi, Sakarya Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Biyokimya Anabilim Dalı, Sakarya, 19- 20 Kasım 2011 Ankara, 1.Ulusal Helal ve Sağlıklı Gıda Kongresi, syf:1.
[2] Ayşe ŞİMŞEK, Kızartma Yağlarının Karalılığı ve Termal Yöntemler ile Kalitesinin Belirlenmesi Yüksek Lisans Tezi, Çukurova Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 2008, syf: 1-10.
[3] Kevin M. Dunn, Winter 2005/2006, The Dreaded Orange Spot, Journal of the Handcrafted Soapmakers Guild, syf: 1-3


